I. Güneş Sistemi
II. Güneş Tutulması
III. Güneş
IV. Yıldızlar
V. Gezegenler
VI. Aylar
VII. Asteroitler
VIII. Kuyrukluyıldızlar
IX. Meteorlar
Çoğu zaman Sorulan Sorular
“Solar Chronicles: Tales from the Ancient Our Celestial Home” anahtar kelimesinin arama amacı data amaçlıdır. Bu anahtar kelimeyi arayan kişiler, güneş sistemimizin kadim tarihini özetleyen Solar Chronicles kitap serisi ile alakalı data arıyorlardır. Serinin karakterleri, mevzusu yahut tarihsel geçmişi ile alakalı data arıyor olabilirler. Ek olarak kitapların incelemelerini yahut bu tarz şeyleri nereden satın alabileceklerine dair linkleri arıyor olabilirler.
Hususiyet | Tarif |
---|---|
Güneş Sistemi | Güneş ve onun yörüngesinde dönen sekiz gezegen, uyduları, asteroitleri, kuyrukluyıldızları ve meteoroidleri. |
Güneş tutulması | Ay’ın Güneş ile Dünya arasına girerek Güneş’in ışığının Dünya’ya ulaşmasını engellemesi. |
Güneş | Güneş sistemimizin merkezindeki star. |
Yıldızlar | Fer ve sıcaklık yürüyerek dev gibi, parlak gaz küreleri. |
Gezegenler | Yıldızların yörüngesinde dönen büyük, yuvarlak cisimler. |
II. Güneş Tutulması
Güneş tutulması, Ay’ın Güneş ile Dünya arasına girmesi ve Ay’ın gölgesinin Güneş’in ışığının Dünya’ya ulaşmasını engellemesi niteliğinde meydana gelir. Güneş tutulmaları yalnızca Güneş ve Ay kavuşum halindeyken, yeni ayda gerçekleşebilir.
İki tür güneş tutulması vardır: tam güneş tutulmaları ve kısmi güneş tutulmaları. Tam güneş tutulması, Ay’ın Güneş’i tamamen örtmesiyle kaynaklanır ve kısmi güneş tutulması ise Ay’ın Güneş’i yalnızca kısmen örtmesiyle kaynaklanır.
Güneş tutulmaları nadir bulunan bir vakadır ve Dünya yüzeyinde yalnızca dar bir yoldan görülebilirler. Tam bir güneş tutulması için toplam yol millerce genişlikte olabilir, sadece yalnızca birkaç dakika süre gelir.
Güneş tutulmaları güzel ve hayranlık uyandıran bir olgudur ve Güneş, Ay ve Dünya arasındaki duyarlı ilişkiyi hatırlatır.
Güneş
Güneş, güneş sistemimizin merkezindeki yıldızdır. Fer ve sıcaklık yürüyerek parlayan gazlardan oluşan sıcak bir toptur. Güneş, güneş sistemimizdeki en büyük nesnedir ve güneş sisteminin hacminin %99,8’inden fazlasını oluşturur. Güneş, Dünya’nın çapının ortalama 109 katıdır ve hacmi Dünya’nın ortalama 330.000 katıdır. Güneş ortalama 4,6 milyar yaşındadır ve hayatının ana dizi evresindedir. Güneş sonucunda kırmızı bir dev ve peşinden beyaz bir cüce olacaktır.
IV. Yıldızlar
Yıldızlar, hidrojen ve helyum şeklinde gazlardan oluşan ışıklı gök cisimleridir. Evrendeki ana fer ve sıcaklık kaynağıdırlar. Yıldızlar, gaz ve toz bulutları olan bulutsularda doğarlar. Bulutsu çökerken, gaz ve toz daha yoğun ve daha sıcak hale gelir. Bulutsunun merkezi o denli ısınır ki parlamaya adım atar ve bir star kaynaklanır. Yıldızlar, kütlelerine bağlı olarak milyonlarca yahut milyarlarca sene yanarlar. Bir star öldüğünde, beyaz cüce, nötron yıldızı yahut kara delik olabilir.
V. Gezegenler
Gezegenler güneş sistemimizdeki en büyük nesnelerdir. Güneşin çevresinde tertipli bir düzende dönerler ve tüm bunlar değişik malzemelerden kaynaklanır. Gezegenler iki gruba ayrılır: iç gezegenler ve dış gezegenler. İç gezegenler Merkür, Venüs, Dünya ve Mars’tır. Kaya ve metalden oluşurlar ve güneşe nispeten yakındırlar. Dış gezegenler Jüpiter, Satürn, Uranüs ve Neptün’dür. Gaz ve buzdan oluşurlar ve güneşten fazlaca daha uzaktadırlar.
Gezegenlerin tüm bunlar değişik boyutlarda ve şekillerdedir. Merkür en minik gezegendir ve yalnızca bizim ayımızın büyüklüğündedir. Jüpiter en büyük gezegendir ve Dünya’nın 1.300 katından daha büyüktür. Gezegenlerin ek olarak değişik yoğunlukları vardır. İç gezegenler dış gezegenlerden daha yoğundur bundan dolayı kaya ve metalden oluşmuşlardır. Dış gezegenler daha azca yoğundur bundan dolayı gaz ve buzdan oluşmuşlardır.
Gezegenlerin değişik atmosferleri de vardır. İç gezegenlerin ince atmosferleri vardır bundan dolayı güneşe yakındırlar ve güneşten gelen sıcaklık gazların kaçmasına yol açar. Dış gezegenlerin kalınca atmosferleri vardır bundan dolayı güneşten uzaktırlar ve güneşten gelen sıcaklık o denli kuvvetli değildir.
Gezegenlerin de değişik yüzey özellikleri vardır. İç gezegenlerin katı yüzeyleri vardır bundan dolayı kaya ve metalden oluşmuşlardır. Dış gezegenlerin sıvı yüzeyleri vardır bundan dolayı gaz ve buzdan oluşmuşlardır.
VI. Aylar
Aylar, gezegenlerin yörüngesinde dönen organik uydulardır. Dünya’nın bir ayı vardır, Luna. Güneş sistemimizdeki öteki gezegenlerin bir ila yedi ayı vardır. Güneş sistemimizdeki en büyük ay, Jüpiter’in yörüngesinde dönen Ganymede’dir. Güneş sistemimizdeki en minik ay, Mars’ın yörüngesinde dönen Deimos’tur.
Uydular kayadan, buzdan yahut ikisinin birleşiminden oluşabilir. Katı bir yüzeye haiz olabilirler yahut sıvı yahut gazla kaplı olabilirler. Birtakım uyduların atmosferleri vardır, bazılarının ise yoktur.
Uydular bir gezegenin evriminde mühim bir rol oynayabilir. Bir gezegenin dönüşünü dengelemeye, onu asteroitlerden ve kuyruklu yıldızlardan gelen darbelerden korumaya ve hayatın gelişmesi için bir yer sağlamaya destek olabilirler.
Ayların incelenmesine selenoloji denir. Selenoloji, Ay’ın incelenmesiyle ilgilenen bir astronomi dalıdır.
VII. Asteroitler
Asteroitler, Güneş’in yörüngesinde dönen minik, kayalık nesnelerdir. Çoğu zaman Mars ve Jüpiter’in yörüngeleri içinde bulunan asteroit kuşağında bulunurlar. Asteroitlerin boyutları birkaç metreden yüzlerce kilometreye kadar değişmiş olur. Bir çok asteroit kaya ve metalden kaynaklanır, sadece bazıları buz yahut doğal bileşikler içerebilir.
Asteroitlerin erken güneş sisteminin kalıntıları olduğuna inanılır. Milyarlarca sene ilkin Güneş ve gezegenler yaratıldığında oluştukları düşünülür. Gezegenler oluşurken, güneş sistemindeki materyalin çoğunu topladılar ve geride asteroit haline gelen daha minik nesneleri bıraktılar.
Asteroitler Dünya için bir tehlikedir. Dünya’nın yüzeyine çarparak hasara yahut hatta yok oluşa niçin olabilirler. Sadece, bir asteroit çarpması riski nispeten küçüktür. Mühim hasara niçin olabilecek bir asteroit çarpması olasılığının yılda ortalama bir milyonda bir olduğu tahmin edilmektedir.
Asteroitler, teleskoplar kullanan gökbilimciler tarafınca incelenir. Ek olarak asteroit kuşağına gönderilen feza araçları tarafınca da incelenir. Bu feza araçları, asteroitlerin bileşimi ve yapısı ile alakalı kıymetli bilgiler elde etmiştir.
Asteroitler kıymetli bir kaynaktır. Endüstriyel amaçlar için kullanılabilen metaller ihtiva ederler. Ek olarak uzayda hayatı desteklemek için kullanılabilecek su ve doğal bileşikler ihtiva ederler.
Asteroit madenciliği, asteroitlerden kaynak çıkarma sürecidir. Asteroit madenciliği, Dünya için kıymetli kaynaklar sağlayabilecek potansiyel bir gelecek endüstrisidir.
Kuyrukluyıldızlar
Kuyrukluyıldızlar, Güneş’in çevresinde dönen minik, buzlu nesnelerdir. Çoğu zaman buz, toz ve kaya karışımından oluşurlar. Kuyrukluyıldızlar çoğu zaman Güneş Sistemi’ni çevreleyen geniş bir feza bölgesi olan Oort Bulutu’nda bulunur. Bir kuyrukluyıldız Güneş’e yaklaştığında ısınır ve buzu buharlaşmaya adım atar. Bu, Dünya’dan görülebilen bir gaz ve toz kuyruğu oluşturur. Kuyrukluyıldızlar çoğu zaman meteor yağmurlarıyla ilişkilendirilir, bundan dolayı bir kuyrukluyıldızın enkazı Dünya’nın atmosferine girebilir ve bir meteor yağmuru üretebilir.
IX. Meteorlar
Meteorlar, Güneş’in yörüngesinde dönen minik kaya yahut metal parçalarıdır. Dünya atmosferine girdiklerinde yanarlar ve gökyüzünde meteor isminde olan bir fer çizgisi oluştururlar. Atmosferden geçip yere çarpabilecek kadar büyük olan meteorlara meteorit denir.
Meteoritler, güneş sisteminin erken zamanı ile alakalı kıymetli bir data deposudur. Gezegenlerin ve uyduların bileşimi ile alakalı ipuçları içerebilirler ve ek olarak güneş sistemimizin tarihini şekillendiren çarpma vakalarına dair delil sağlayabilirler.
Meteoritler bileşimlerine gore sınıflandırılır. En yaygın meteorit türü, kaya ve metal karışımından oluşan basit kondrittir. Öteki meteorit türleri içinde demir meteoritler, taşlı-demir meteoritler ve karbonlu kondritler bulunur.
Meteoritler dünyanın her yerinde bulunabilir, sadece en yaygın olarak çöller ve tundralar şeklinde nebat örtüsünden uzak alanlarda bulunurlar. Malum en büyük meteorit, Namibya’da bulunan Hoba meteoritidir. Hoba meteoriti 60 tondan fazla ağırlığa haizdir ve demir-nikel alaşımından kaynaklanır.
Meteoritler güneş sistemimizin büyüleyici bir parçasıdır ve bizlere onun geçmişine dair eşi olmayan bir görüş açısı sağlarlar.
S: Solar Chronicles nelerdir?
A: Solar Chronicles, güneş sistemimizin kadim tarihinin öyküsünü özetleyen bir kitap serisidir. Caroline Lawrence tarafınca yazılmış ve Scholastic tarafınca 2007’de yayınlanmıştır.
S: Solar Chronicles’daki karakterler kimlerdir?
A: Solar Chronicles’ın ana karakterleri, güneş sistemimizin kadim tarihini öğrenmek için süre yolculuğuna çıkarılan bir öbek çocuktur. Evlatların isimleri Will, Maddie ve Matt’tir.
S: Solar Chronicles’ın birtakım temaları nedir?
A: Solar Chronicles’daki temalardan bazıları dostluk, cesaret ve gezegenimizi koruma önemidir.
0 Yorum